Hamer Kabilesi:
Omo Vadisinde birbirinden farklı özelliklere sahip 16 kabile bulunmaktadır. Hamer kabilesi (özellikle kadınları) çok ilgi çekicidir. Kadınların bakır rengindeki gösterişli saçları vardır. Saçlarına kırmızı kil, su ve tereyağı karışımı ile bakım yapmaktadırlar. Saçlarına kili uyguladıktan sonra düzenli olarak tereyağı sürüp saçın kalıp halinde kalmasını sağlarlar. .Kadınların üst kısımları çıplaktır, bel kısımlarına renkli kumaşlar bağlarlar.
Ilk karede gördüğünüz ortadaki kadının, boynundaki en üstteki kolyeye takılı olan metal, deri karışımı ‘kama’ adı verilen şey, evli olduğunu göstermektedir. Genelde bilekleri, kolları gösterişli kolyelerle doludur. Erkekler de elde ettikleri zaferleri göstermek amacıyla saçlarına tüyler takarlar.Hamer kabilesinde de çok eşlilik söz konusudur. Kabile reisinin durumu iyi ise (Durumlarının iyi olması sahip oldukları hayvan sayısı ile ölçülmektedir.) istediği kadar kadınla eş olabilmektedir. Tabii ki her kadın için, ailesine belirli sayıda hayvanı başlık olarak vermek durumundadır.
Geçim kaynağı olarak hayvancılıkla uğraşırlar. Sorgum adı verilen buğday türünden olan bitki ile hem alkol hem de yemek ihtiyaçlarını karşılarlar.Güney Etiyopya’nın en eski kabilelerinden olan Hamer kabilesinin çok eski bir geleneği olan boğa atlama töreni ile erkekler kabiledeki güçlerini kanıtlarlar.
Genç erkeğin, 7 boğanın üzerinden çıplak bir şekilde düşmeden atlaması gerekiyor. Eğer atlayabilirse rüştünü ispatlamakta ve evlenebilmektedir. Eğer boğalardan düşerse kadınlar tarafından kamçılanarak, başka bir tören için bir sene daha beklemek zorunda kalır.
MURSİ Kabilesi:
Mago Ulusal Parkı’nda, 8 farklı yerde olmak üzere 8-9 bin civarında Mursi yaşamaktadır. Kabilenin biraz vahşi olduğu söylenir. Biz kötü bir muamele ile karşılaşmamış da olsak en 15 dk. dan fazla yanlarında durmamamız konusunda uyarıldık. Tabi yıllarca doğada vahşi hayvanlarla beraber yaşadıkları, hatta aslan, antilop vb. avladıkları için çok da fazla naif olmalarını bekleyemeyiz ama yine de güzel ağırlandık diyebiliriz. .Bu birlikte yaşama olayında normalde insanların nasıl bu vahşi hayvanlarla birlikte kaldıklarına şaşırırsınız değil mi? Halbuki tam tersi. Bu olay zamanla hayvanların nerdeyse neslinin tükenmesine sebebiyet verdiği için devlet duruma el atmış ve hayvanları başka bir bölgeye göçe zorlamış. .
Mursi’de tanrı gibi değer gören, dağlarda yaşayan bir kral vardır. Kabilede çok çok önemli bir sıkıntı olmadığı sürece halk, krala başvurmaz. Bunun dışında kabilelerı şefler yönetmektedir.
Mursiyi diğer kabilelerden ayıran en önemli fark kadınların dudaklarında bulunan tabak veya plakalardır. Bu tabaklar ilk olarak, genç kızlara takılmaktadır. Alt dudakta bir delik açılır ve o deliğe tabak yerleştirilir, tabak boyutu kadının değerini göstermektedir. Ne kadar büyük tabak olursa o kadar başlık parası verilir. Tabaklar kil veya tahtadan yapılmaktadır.Ayrıca kadınlar derilerine jilet ve diken kullanarak çeşitli işlemeler yapmaktadırlar. Önce sarı akasya ağacının dikenleriyle deriye kesik atıyorlar, sonra deriyi kaldırıp, içine kül dolduruyorlar. Bunu yapmalarının nedeni enfeksiyon oluşması ve derinin şişmesi. Deri şişince, bu sefer yaranın iyileşmesi ama iyileşirken de bu şişkin görüntünün muhafaza edilmesi için üzerine mangal kömürü basıyorlar. Tüm bunlar yapılırken de ağlamamayı koşul koyuyorlar. Kadınların özellikle avladıkları tehlikeli hayvanların figürlerini vücutlarına işlemektedirler. İlerleyen günlerde bununla da ilgili bir örnek video paylaşacağım.
Ne dersiniz Etiyopya çok enteresan degil mi?